CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan TBMM’ye Odatv baskınını da içeren şu soru önergesini verdi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana, başta basın mensupları ve gazeteciler olmak üzere birçok aydınımız ve bilim insanımızın özgürlükleri sırf düşünceleri ve yazdıkları nedeniyle ellerinden alınmıştır. Başbakan ülke gerçeklerine duyarlılık gösteren köşe yazarları hakkında yaptığı açıklamalarla medyayı baskı altında tutmaktadır. AKP karşıtı medya mensupları çeşitli önlemlerle oto-sansüre zorlanmakta,  tecrit edilmekte, işlerinden çıkarılmaya zorlanmakta veya yasal olmayan gizli dinlemeler ve polis iddianameleri vasıtasıyla göz altına alınmakta veya tutuklanmaktadır.

Yine RTÜK aracılığıyla televizyon kanallarına, gazetelere, radyolara akıl almaz cezalar yağdırılarak adeta zulmedilmektedir.

AKP ve Başbakan “medya tekelini yıkacağız” söylemiyle, devlet kaynaklarını kullanarak büyük bir yandaş medya yaratmıştır. Bunun en iyi örneği Başbakan Erdoğan’ın damadının CEO olarak çalıştığı Çalık Grubu’nun, devlet bankaları kredileriyle Sabah ve ATV’yi satın almasının sağlanmasıdır. Yasama, yürütme ve yargıdan sonra  dördüncü güç olarak adlandırılan medya gücü, AKP döneminde Hükümet medyası  olarak değişime uğramıştır.

AKP iktidarı gazete ve televizyonlardan sonra internet medyasına da el atarak iktidarın uygulamalarına eleştirel yaklaşan ODATV internet sitesine karşı bir karalama/ arama/ tutuklama sürecini başlatmıştır. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Çağdaş Gazeteciler Derneğinden ödüller kazanmış ciddi bir internet gazetesi olan ODATV'nin sırf muhalefet çizgisini sürdürdüğü, bu çizgideki gazeteci ve yazarları bünyesinde barındırdığı için polis ve yargı üzerinden baskılara konu yapılması, sadece muhalif bir yayın organının daha ortadan kaldırılmasını hedeflememekte tüm muhalif medyaya, kişilere ve siyasetlere yeni bir gözdağı verilmesini amaçlamaktadır. ODATV’nin aranmasının arkasında Zir Vadisi’nde bulunan askeri mühimmata ilişkin bir polis tertibinin olabileceği iddiasının bulunması, olayın vahametini daha da arttırmaktadır.

AKP karşıtı Televizyon Kanalı sahipleri -Ulusal Kanal, Kanal B, BİZ TV, ART- bir bir tutuklanarak cezaevlerine gönderilirlerken, bu arada AKP’yi açıktan destekleyen, ATV, Kanal 7, Samanyolu TV, Yeni Şafak, Zaman, Vakit, Bugün, Star, Sabah ve devletin TRT’sinin de aralarında bulunduğu bir dizi yandaş medya oluşturulmuştur.

Sözde hedefleri arasında demokrasi, insan hakları, Avrupa Birliği ve özgürlükler bulunan AKP iktidarının basın özgürlüğü açısından ülkemizi düşürdüğü durum içler acısıdır.

Dünya tarihinde birçok baskı rejimi örneğinde görüldüğü gibi, AKP’nin “Gelişen Demokrasi” kamuflajı altına gizlenmiş, basın özgürlüğünü kısıtlayan, gerçeklerin açığa çıkmasını ve çoğulculuğu engelleyen tutumunun araştırılması amacıyla, Anayasanın 98, İçtüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.

Oğuz Oyan
İzmir Milletvekili
Odatv.com