14.02.2014, MADENCİLİK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI

 14.02.2014

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

16 Haziran 2012 tarihli ve 2012/15 sayılı Başbakanlık Genelgesi öncesine kadarki uygulamada maden arama ruhsat ve izinleri, 3213 Sayılı Maden Kanunu göre madencilere ruhsatları Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığı’na bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğü (MİGEM) tarafından veriliyordu. Her vatandaş veya şirket, ilgilendiği maden saha başvurularını MİGEM’e yapıyor ve en fazla 15 gün içinde ruhsatını alabiliyordu. Bilindiği üzere  bu genelgeyle; Kamu kurum ve kuruluşları (Belediyeler ve il özel idareleri hariç) ile sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait şirketlerin, kendi mülkiyetlerinde veya tasarruflarında bulunan taşınmazlarıyla ilgili olarak; kamu kurum ve kuruluşları, vakıf, dernek veya bunların şirketlerine, gerçek veya tüzel kişilere; satış, kira, irtifak, takas, tahsis, devir vb. her türlü tasarrufa yönelik işlemleri için Başbakanlıktan izin alınacağı” karara bağlanmıştır. Bu genelge doğrultusunda madencilik faaliyetleriyle ilgili ruhsat ve izinlerin alınmasında ciddi gecikmeler ve olumsuzluklar ortaya çıkmış ve sektörde maden arama ve üretimleri yapılamaz hale gelmiştir. Bu durum nedeniyle maden yatırımcılarının taahhütleri ve ihracat bağlantıları aksamış, ciddi maddi kayıplar meydana gelmiş ve yeni istihdam yaratılması engellenmiştir. Yerli sanayiimizin ihtiyacı olan maden ürünlerinin temin ve tedarikinde büyük ölçüde aksamalar olmaktadır.

Maden işletmecileri başvurusunu yaptıkları, harç ve teminatlarını eksiksiz ödedikleri halde ruhsatlarını alamadıklarını söylemektedirler. Yeni yönetmeliğin uygulanmasından bu yana 12 bin maden ruhsatının Başbakanlık’ta izin için beklediği madencilik sektörü temsilcilerince ifade edilmektedir. Söz konusu Madencilik sektörünün sorunlarıyla ilgili sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayip ERDOĞAN tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim.

 

Oğuz OYAN

İzmir Milletvekili

 

  1. 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 16. maddesine göre hazırlanan olur aşamasına gelmiş madencilik faaliyetlerinin yapılabilmesine ilişkin izin taleplerinin 2012/15 sayılı Başbakanlık Genelgesi gereğince Orman Genel Müdürlüğü’nün 27 Haziran 2012 tarihli iç tamimi (EK-6) ile Başbakanlığa iletilmesinin yasal dayanakları nedir? Eğer bu uygulama yasaya aykırı ise (genelge ve tamimler kanunların önüne geçmeyeceğine göre) bunun düzeltilmesi için ne gibi bir girişimde bulunmayı düşünmektesiniz?

 

  1. Başbakanlık bünyesinde Orman Genel Müdürlüğü ve Maden İşleri Genel Müdürlüğü onay taleplerine uygundur veya uygun değildir şeklinde görüş verecek birimler kurulmuş mudur? Kuruldu ise kaç personel istihdam edilmiştir? Personeller konuyla ilgili eğitim almışlar mıdır? Yetkileri nelerdir?

 

3.      Madencilik sektöründe yapılan bu düzenlemeyle ilgili olarak sektör temsilcilerinin görüş,  uyarı ve önerileri sorulmuş mudur, sorulmuşsa dikkate alınmış mıdır?

4.      Söz konusu genelgenin uygulanmaya başladığı 12 Haziran 2013’ten bu yana madencilik faaliyetleriyle ilgili ruhsat ve izinlerin alınması için Başbakanlığa kaç talep gelmiştir? Bunlardan kaçı onaylanmıştır?

5.      Tüm izinleri alınmış, işletme ve üretimi gerçekleşmiş maden işletme ruhsatlarının bir başka gerçek veya tüzel kişiye devrinin de Başbakanlığa sorulmaya başlandığı doğru mudur? Doğru ise gerekçesi nedir? Bununla neyi amaçlamaktasınız? Başbakanlığın madencilik sektörüne bu ilgisinin gerçek nedenleri nelerdir? Tüm arazi alım satımlarında, yeraltı kaynaklarının mülkiyet değişiklikleri ve işletilmesinde Başbakanlığın kendini tek yetkili tayin etmesi bir süper başbakanlık sistemi yaratmamakta mıdır? Bunun yönetim ilkelerine aykırılığını göz ardı edecek kadar önemli olan nedenler nelerdir?

6.      Sanayiye ana ham madde girdisi sağlayan, bu özelliğiyle ülkenin  ekonomik ve teknolojik gelişmesinde belirleyici bir rolü olan madencilik sektörünün, 2012/15 sayılı Başbakanlık Genelgesi neticesinde ortaya çıkarılan mevzuat ve bürokratik engeller nedeniyle zor günler yaşadığına dair size iletilen yakınmaları araştırmak ve ona göre yeni bir düzenleme yapmak, programınız dahilinde var mıdır?

7.      Sektörde 2013 yılında 150.000 kişi çalıştığı göz önünde bulundurulduğunda ruhsat alamayan ve beklemek zorunda kalan işletmelerin personel kısıtlamasına gitmesi ya da tamamen işletmeyi kapatmasının istihdamı olumsuz yönde etkileyeceğini ve    durumun  endişe verici olduğunu düşünmüyor musunuz?

8.      Madencilik sektörünün ihracattaki payı düşünüldüğünde bu olumsuz uygulamanın neden olduğu kayıplar nedeniyle kendinizi Başbakan olarak sorumlu tutmuyor musunuz? 

  1. Yeni getirilen bu uygulamanın madencilik sektörünün ruhsat onaylarının gecikmesi gibi olumsuz etkilerini önceden düşünmediyseniz bu genelgeyi tekrar gözden geçirmeyi ya da geri çekmeyi düşünmez misiniz?